BOZUK PARA
Bize kendinizi tanıtır mısınız?
1985 yılında memleketim Antakya’da dünyaya geldim. Evli ve dört çocuk annesi bir ev hanımıyım. Ön lisans İlahiyat mezunuyum.
Kitap yazma maceranız nasıl başladı?
Henüz okuma bilmiyorken annemin okuduğu masalları dinler, okunanları gözümde canlandırmayı severdim. Hatta kendimi masala dahil ederek masalı öyle gözümde canlandırırdım. Okumayı öğrendikten sonra istediğim kadar okumaya başladım. İlk defa ne zaman yazmaya başladığımı hatırlamıyorum. Günlükten ziyade hatıra yazmak amaçlı birçok ajandam oldu. Yazmak benim için öyle olağandı ki maalesef müsveddelere yazılı birçok yazım kayboldu. Genellikle öykü tarzında yazardım, kompozisyon yazılılarını pek severdim. Lisede katıldığım bir kompozisyon yarışmasında kitap ödülü kazandım. Bu olay benim için oldukça teşvik edici oldu. Yazılarımı daha rahat başka insanlarla paylaşabileceğimi düşünmeme rağmen edebiyat öğretmenimin dergide yazma teklifini kabul edebilecek cesareti gösterememiştim.
Aslında oradaki düşüncem öğretmenimin bana olan güvenini karşılayamama endişesiydi. Yazım anlamında bana çok katkı sağlayan öğretmenimin bana duyduğu güven ilerleyen yıllarda daha kararlı davranmama katkı sağladı.
Anne olduktan sonra çocuklarım için yazmaya başladım. Küçücük, masum yüzleriyle yazdıklarımı dinlediklerinde onlar gülümsedi. Onlar gülümsedikçe ben yazdım.
Bir gün yazdığım yazımın başka çocuklar tarafından da okunmasının güzel olabileceğini düşündüm. Belki onların yüzlerinde de gülücükler açar, mutlu olurlardı. Çocuklara bırakabileceğim somut bir hatıra ne kadar güzel bir duygu olurdu. Böylece “Faris’in Kozası” çocuklarımın çizdiği resimlerle kitap haline geldi. Ben de yazdıklarımı başka çocuklar da okusunlar diye kitap haline getirmeye karar verdim.
Çocuk kitapları yazmaya nasıl karar verdiniz?
Dört çocuk annesi olarak karar vermem zor olmadı. Zaten yazmayı seviyorum. Neyse ki yazdıklarımı dinlemeyi seven çocuklarım var. Onları, dinlediklerinde daha çok memnun edebilecek öyküler olsun istedim ve çocuk hikayelerine yöneldim.
Kitaplarınızın yayınlanma aşamasındaki deneyimlerinizden söz edebilir misiniz?
Basım ve yayın sektörü çok yabancısı olduğum bir alan. Luna Yayınevi ile internet ortamında tanıtım reklamı vesilesiyle iletişime geçtim. Çok kısa bir süre içinde bilgi almaya yönelik gönderdiğim e-postam oldukça ayrıntılı bir mesajla cevaplandı. Dosyamı gönderdikten sonra da bir kaç gün içinde olumlu dönüt almak beni çok mutlu etti. Dosyamı gönderdiğim ilk yayınevi oldu. Tercihimden dolayı memnunum.
Kitaplarınızın en etkileyici yönü nedir?
Okuyucuya göre değişebilen bir cevap olabilir. Yazarken önceliğim çocukların okuduklarından zevk alması oldu. Elbette toplum olarak sahip olduğumuz değerlerimize yer verdiğim bölümler oldu. İkinci kitabım olan “Bozuk Para” kitabında öyküler, gelişme bölümünde iki farklı şekilde devam ediyor. Bu şekilde okuyucu bir olayın muhtemel farklı sonuçları ile karşılaşıyor. Bu durumda okuma haline düşünme ve karar verme hali de eklendiğinden kitap, çocuklar için daha ilgi çekici ve faydalı hale dönüşüyor.