ROMA-N-TİZMA
Bize kendinizi tanıtır mısınız?
6 Şubat 1968, Adana doğumluyum. Emekli İngilizce öğretmeniyim ama tanımlama olarak sadece emekli kelimesini kullanabiliriz. Bir dil kursunda halen aktif olarak çalışma hayatına devam ediyorum. Tek fark, çalışma saatlerini ve günlerini benim seçmem. Hem çalışma hayatından kopmadığım hem de sosyal yaşantıma zaman ayırabilecek bir düzen oluşturmuş oldum bu şekilde. Bir oğlum ve bir kızım var. Sinema, film, kitap, müzik, spor (tenis, yürüyüş ve yüzme) derken günlerimin oldukça yoğun geçtiğini söyleyebilirim. Tabii ki bunların hepsi pandemi sürecinden önceydi.
Kitap yazma maceranız nasıl başladı?
Yani sanırım, kitabı çıkan herkes gibi yazmakla aramın iyi olmasıyla başladı. Ortaokulda Türkçe öğretmenimin vizyonu, olaylara bakış açısı, yorumları ve kompozisyon dersine verdiği önem belki de yazma ile ilgili en büyük tetikçimdi.
Sonrasında hep sevdim yazmayı ama kimseyle paylaşmadan, sadece kendime yazdım. Ne zaman canım bir şeye sıkılsa ya da sevinsem hemen ufak bir kâğıda saati, günü, yılı yazar ve o anki hislerimi not alırdım ki bazıları hâlâ duruyor.
“Bu cesareti nerden buldunuz?” diyorsanız sanırım ablamın verdiği motivasyonu ve kitap yazmam konusundaki ısrarını göz ardı edemeyeceğim. Bir gün, bir şeye çok kızgınken ve bu kızgınlığımı onunla yazı yoluyla paylaştığımda, “Yeter artık, bir an önce yazmaya başlıyorsun,” demesiyle Mavi Küf kitabım ana hatlarıyla kendini oluşturmaya başlamıştı bile. Yani benim çok kızmam gerekirmiş kitap yazmaya başlamam için.
Sonrasında da “Tutmayın beni,” diyerek ikinci kitabım Roma-n-tizma için anlaştım sevgili Luna yayınları ile.
Kitabınızın yayınlanma aşamasındaki deneyimlerinizden söz edebilir misiniz?
Luna Yayınlarından internet üzerinden haberdar oldum. Kitap dosyamı paylaşıyordum birçok yayıneviyle ama samimi olarak itiraf etmem gerekirse hem iş ahlâkı, hem profesyonel yaklaşımları hem de samimiyetleri ilk maillerinde kendini göstermişti ki bu bile beraber çalışmamız için yeterliydi. Kitabınızı yazdığınız zaman garip bir şekilde anaç duygular besliyorsunuz eserinize karşı. Onlar da bu hassasiyetle aynı şekilde sarıp sarmaladılar. Tüm sorularıma hemen dönmeleri, sorunlara çözüm odaklı yaklaşımları ve bunları yaparken bir aile hissini vermeleri benim için ayrıcalıklı olmalarına nedendir. Profesyonel aile kurumu diyebiliriz.
Kitabınızın en etkileyici yönü nedir?
İşin gerçeği, bu kişiden kişiye değişebilecek bir cevap içeriyor ama benim için “verdiği pozitif his” diyebilirim. Yaşadığımız dönemdeki olumsuzlukları göz önüne alırsak her şeye rağmen, her şeye inat ağlarken bile gülebileceğimizi göstermesi ve okuyucuya “Neden olmasın?” dedirtmeyi hedeflemesi diyebilirim en etkileyici yönü için.