ADI REM

Bize kendinizi tanıtır mısınız?

Aslında bu soruya normalde sadece “sıradan bir insan” diye yanıt vermek isterdim ama biraz detay vermem gerekiyor sanırım. 1984 Kahramanmaraş doğumluyum, lise mezunuyum, evli ve üç çocuk annesiyim.

Kitap yazma maceranız nasıl başladı?

“Kendini yazarken buluyorsan yazarsın,”

Ben bir gün ansızın kitap yazmaya karar vermedim, kendimi hep yazarken buldum. Çocukluğumdan beri birine çok kızdığımda ya da çok mutlu olduğumda bir kâğıda tüm öfke ve mutluluğumu yazar, sonra da yırtıp atardım.  Duygu olarak en yoğun hissettiğim anlarda kendimi elimde kâğıt-kalemle bulurdum. Ancak kitap yazmaya cesaret etmem, eşim güzel şiir yazdığımı fark ettiğinde başladı diyebilirim. Ben hep yazardım ama bunu başkalarıyla paylaşmak açıkçası biraz zaman aldı. Ne demişler: “Geciktiriyorsa güzelleştiriyordur,”

Kitap’ın yayınlanma aşamasındaki deneyimleriniz nelerdir?

Çok heyecan verici bir süreçti ama neyse ki sizin gibi profesyonel bir ekip çıktı karşıma, aksi halde üstesinden gelemeyebilirdim. Kitabımı kitapçı raflarında görmeyi hayal etmek bile beni çok mutlu ediyor.

Kitabınızın en etkileyici yönü nedir?

Ben bu romanı yazarken tamamen içimden geldiği gibi yazdım. Kendi yazdığım romanı okurken hâlâ heyecanlanıyor ve merak ediyorum. Romanı yaşayarak ve birçok satırında gözlerim dolarak yazdım. Kesinlikle merak uyandıran ve insanı alıp götüren bir kitap olduğuna inanıyorum.