YAĞMUR AĞLARI

Bize kendinizi tanıtır mısınız?

Bunu yapabilmek için önce kendimi tanımam gerekir. Tanımıyorum. Amacım etkili bir giriş yapmak değil, gerçekten tanımıyorum. Gerisi cv demek zaten. Ona da gerek yok. Var mı?

Kitap yazma maceranız nasıl başladı?

Bu başlamaz, doğuştan gelir bence. Kimisi kendini geliştirir, kimisi de benim gibi otuz küsur yaşına kadar pinekler. Ben çocukken bile oyuncaklarım arasında bir hiyerarşi kurmuştum. Aralarında kız alıp vermeler olur, savaşlar çıkar, infazlar yapılırdı…  Ama sizde biliyorsunuz ki herkes şanslı doğmuyor. Büyük yayınevleri taşra çocuklarına pek şans vermez. Solcu geçinir ama aslında elittirler. Yirmi yaşında kitabı basılan ya da oyunu sahnelenen bir zengin çocuğuyla kendimizin arasında bir fırsat eşitliği olduğunu düşünmüyorum.

Kitabınızın yayınlanma aşamasındaki deneyimlerinizden söz edebilir misiniz?

Luna Yayınları bana karşı çok nazik ve yapıcıydı. Başta editörüm Özge Hanım olmak üzere hepsi çok ilgili ve profesyoneldi. Süreç sorunsuz bir şekilde ilerledi ve hızla neticeye ulaştı. “Bu yönüyle bana güven verdiler,” diyebilirim. İkinci romanımı da aynı yayınevinden çıkartmak istiyorum.

Kitabınızın en etkileyici yönü nedir?

Kimsenin dokunmaya cesaret edemediği toplumsal tabular vardır. Ben, özellikle bunları deşmeyi severim. Yüreği olan beri gelsin.