OCUMUDU
Bize kendinizi tanıtır mısınız?
İsmim Buket UÇAR. 1975 İstanbul doğumluyum. İlkokul, ortaokul ve liseyi babamın mesleği sebebiyle Anadolu’nun çeşitli illerinde tamamladım. Aslen Hatay/Erzinliyim. Kırıkkale Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden 1999 yılında mezun oldum. O yıldan itibaren Afyonkarahisar’da Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak çalışmaktayım. Evli ve iki çocuk annesiyim.
Kitap yazma maceranız nasıl başladı?
Her şeyin bir vakti olduğuna inanıyorum. Bazı şeylerin gerçekleşmesi için de bir sebebe ihtiyacı vardır. Bunu doğada da görmekteyiz. Bir sel için suya, yangın için ateşe… Toprak ve sudan oluşan insanın her birini de ayrı bir dünya olarak görüyorum ben. Yıllar geçtikçe dünyada geçireceğim vaktin az kaldığını düşünmek paniklememe sebep oldu. Sadece nefes alıp verip günümü tamamlayıp buradan ayrılmak düşüncesi beni üzüyordu. Bedenimin verdiği sinyaller harekete geçmemi sağladı. Bir iz bırakmalıydım benden geriye ve bunun için çok istediğim ancak hayatın koşturmacasında sürekli ertelediğim bu yola girdim. Bu husustaki enerjimin bir volkan gibi patlama vakti gelmişti, sözcük sözcük saçıldı etrafa.
Kitabınızın yayınlanma aşamasındaki deneyimlerinizden söz edebilir misiniz?
Yapı olarak biraz heyecanlı biriyimdir, biraz da aceleci. Yayım aşamasında hatta yazarken sabretmeyi öğrendim. İçinde bulunduğum ruh haline gelince biraz kaygılı, biraz heyecanlı, en çok da mutluydum. Bu aşamada yayınevim de her soruma büyük bir özveriyle ve çabuk cevaplar vererek bu süreci güzel ve sorunsuz geçirmeme yardımcı oldu. Bir de ailem, arkadaşlarım, dostlarım bu zaman diliminde bana sabırla ve pozitif düşünceler aşılayarak yardımcı oldular. Buradan onlara teşekkür etmek istiyorum.
Kitabınızda en etkileyici bulduğunuz öykü hangisidir?
Kitapta bulunan öykülerimi çok severek yazdım. Günlerce onlarla yaşadım. Kahramanlarımın hepsini özümsedim. Kurmacanın sınırlarına girmeden önce benim dünyamda konuk ettim onları. Benden uğurlayıp satırlara yerleştirdiğimde ise çok mutlu oldum, çocuklarım olmuş gibi sevindim. Şimdi “Hangisi?” sorusuna cevap ararken hepsi satırlardan uçuşup zihnime doluştu yeniden. En etkileyici yönlerini sergiliyorlar bana. Biri öykü kahramanıyla, bir diğeri olayıyla, bir başkası diliyle… Okuyucuların her biri içinde kendisini bulduğu öyküyü etkili bulacaktır. Bu sorunun cevabını okuyuculara bırakalım isterseniz. Şunu diyebilirim ki “Hayatın Ritmi” adlı öyküyü yazarken çok eğlendim.
TEŞEKKÜR EDERİM.